Kirli savaşta ısrar eden ve yayılmacı bir çizgide
yürüyen Saray İktidarı bütçe kaynaklarını, emekçilerin ekonomik-sosyal
gereksinimlerini karşılama yerine, savaşa ve faize ayırıyor. Kürt sorununun
çözümsüzlüğünde ısrar ettiği için ülkenin neredeyse tüm kaynaklarını savaşa
harcayan AKP-MHP Hükümeti, toplumda siyasal, sosyal ve ekonomik krizleri de
derinleştiriyor. Savaş ve şiddet politikası ise en çok kadın ve çocukları
etkiliyor. Toplumun sürüklendiği kaosun kadınlar üzerindeki en büyük etkisi
şiddet ve katliamlar olurken, ağır hak ihlallerini de beraberinde getiriyor. Bu
da zaten ekonomik özgürlükleri olmayan kadınları şiddet sarmalında daha da
yoksullaştırıyor.
KADINLAR YİNE GÖRÜLMEDİ
Sosyal devlet gereklerini yerine getirmeyen hükümet, “aile” kurumuna hapsetmeye
çalıştığı kadınları, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen 2023
Bütçesi’nde de görmedi.
Kadınların, “toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe” talebini görmezden
gelen iktidar, yaptığı bütçeleme planıyla kadını sadece “aile” içinde
görebildi. “Türkiye’nin Yüzyılı” olarak duyurulan bütçe teklifinde, bu sene
sosyal yardıma ayrılan bütçe 109 milyar 475 milyon TL artırılarak 258 milyar
437 milyon TL olarak belirlendi. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe
Başkanlığı’nın “Sosyal yardımlar kapsamındaki düzenli yardım programlarıyla
kadınlar desteklenmeye devam edilmektedir” söylemiyle paylaştığı veriye göre,
düzenli sosyal yardım hak sahiplerinin yüzde 65’ini kadınlar oluşturuyor. Yüzde
65’i kadına veriliyor gözüken destekler ise yoksulluğun yükünü kadının sırtına
yıkıyor.
KADIN BAŞINA 25 TL
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2023 yılı bütçe teklifi 149 milyar 868
milyon TL oldu. Bu bütçe içinde “kadının güçlenmesi” için de sadece 2 milyar 86
milyon TL ayrılması öngörülüyor. Kadının güçlenmesi için ayrılan bütçe,
ülkedeki 42 milyon 252 bin 172 kadına bölündüğü takdirde kadın başına sadece 25
TL düşüyor. Ailenin korunması ve güçlendirilmesi için ayrılan bütçe ise 3
milyar 781 milyon TL.
SAVAŞA AYRILAN BÜTÇE
Kadınlara ayrılmayan bütçe geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da savaşa ayrıldı.
Milli Savunma Bakanlığı’nın bütçesi bu yıl 468 milyar TL’ye çıkarılması
öngörülüyor. Savunma ve güvenlik için ayrılması planlanan bütçe 266 milyar 480
milyon 483 bin TL. Bu oran “kadının güçlenmesi” için ayrılan bütçenin 128
katıyken, ailenin korunması için ayrılan bütçe kaleminin de 70 katı.
‘YOKSULLUK KADINLAŞTI’
Kadınların yok sayıldığı bütçeye dair Halkların Demokratik Partisi (HDP)
Ekonomi Komisyonu Üyesi Dilan Dirayet Taşdemir, değerlendirmelerde bulundu.
Düzenli sosyal yardım alanların yüzde 65’inin kadınlardan oluştuğuna dair
verileri Taşdemir, “yoksulluğun kadınlaşmasının itirafı” olarak yorumladı.
Taşdemir, “Politikasını sosyal hizmetler ve yardım üzerine kuran bir yaklaşım
var ve burada desteklenen kadın değil. Aileyi kadın olarak tanımladıkları için
verilen yardımlar da kadınlar üzerinden dağıtılıyor. Cumhurbaşkanı, konut
yardımında bile 18 yaşın altında 3 çocuk sahibi olanların faydalanabileceğini
söyledi. Burada da kadın aile yapısında tanınıyor ve destek sunuluyor.
Türkiye’de kadınların büyük çoğunluğu mülksüz ve ciddi bir işsizlik oranı söz
konusu. Kamusal alana katılımda, sağlık, eğitim, siyaset yapma hakkı açısında
da ciddi engellerle karşı karşıyayız. Aslında bu kadının yoksulluk halini,
yoksullaşan kadınların nasıl çaresiz hale getirildiğinin itirafıdır. İstihdama,
kalkınmaya, ekonomik ve sosyal hayata dahil eden, kadınların önündeki engelleri
kaldıran bunlarla mücadele eden bir anlayış yok. Yoksullaştıran, yoksulluğu
kadınlar üzerinden yöneten bir anlayış var” dedi.
‘KADIN’I METİNLERDEN ÇIKARAN BİR İKTİDAR’
Toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe talebini dile getiren Taşdemir, ülkenin
kaynaklarından herkesin eşit yararlandığının varsayıldığını ancak belirli
kesimlerin bu kaynaklara erişimde zorlandığını kaydetti.
Taşdemir, “Cinsiyete duyarlı bütçeden kastımız; bütçe yapım sürecinin tamamında
kadın perspektifini gözeten, kadınların ihtiyaçlarını, taleplerini karşılayan,
sorunlarını gideren bakanlıkların buna yönelik bütçe kalem ayırmasıdır.
Meclis’te Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) kuruldu ve tüm bu
bütçeleme süreçlerini toplumsal cinsiyet bütçesine duyarlı hale getirmeye
yönelikti. O dönem Avrupa Birliği’nden (AB) fonlar alındı, Birleşmiş Milletler
(BM) Aile ve Sosyal Hizmetler Politikalar Bakanlığı bu konuda çalıştaylar
düzenledi, kadın örgütleriyle bir araya geldi, taleplerini aldı ama bunların hiçbiri
bütçeleme sürecine yansımadı. 2023 Bütçesi’nde toplumsal cinsiyet kavramı
geçmiyor, kadın erkek fırsat eşitliğinden söz edilmiyor. Bütçede eşitliği
sağlamaya yönelik bir amaç güdülmediği ortada. Kadın kelimesini bile
metinlerden çıkaran bir iktidarla karşı karşıyayız. 2023 Bütçesi, bir kadın
bütçesi değil” ifadelerini kullandı.
‘BÜTÇE SAVAŞA GİDİYOR’
Millî Savunma Bakanlığı’na ayrılan bütçeye değinen Taşdemir, şöyle dedi:
“Barışçıl ülkelerde savunmaya bu denli bütçe ayrılmaz. Bu bütçe sağlığa,
eğitime, kadına, kadına yönelik şiddetle mücadele planlarına aktarılır,
toplumsal sorunlarla mücadele edilir. Burada yoksulun, kadının, çocuğun, halkın
boğazından kesildiğini ve savaş aygıtlarına aktardığını, böylelikle
otoriterleşen, baskıyı arttıran, demokratik değerlerden uzaklaşan, barış
söylemlerine karşı refleks geliştiren, düşmanlaştırıcı ve kutuplaştırıcı
siyasetin öne çıktığını görüyoruz. Tabi bu en fazla kadın bedenine, kadının
kazanımlarına yöneliyor ve kadınları hedefi haline getiriyor. Kadına yönelik şiddeti
de artıran bir duruma dönüşüyor. Bu bütçeyi savunma alanına ayırmak; meselenin
kriz haline geldiği, kadınlara yönelik bir konjonktürün mevcut ortamda daha da
derinleştiğini gösteriyor.”