Nedir bu Pelikancılara İstanbul için silah çektiren?

31 Mart yerel seçimlerinde iktidar derin bir darbe alırken özellikle İstanbul henüz hazmedilebilmiş değil. Oyları yeniden saydırma girişimleri devam ediyor.

Pazar gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim sonuçlarını kabullenmiş bir konuşma yapması, “Kaos olmayacak” yorumlarına yol açtı önce. Ancak daha sonra İstanbul üzerinden hile vaveylası koparılınca işin rengi değişti.

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, Pelikancıların devreye girdiğini söylüyor ve ekliyor:

“Hani şu muhtıra gibi bir bildiri yayımlayıp Ahmet Davutoğlu’nu deviren ekip. Albayrak’ı ‘ikinci ve üçüncü adam’ kabul eden grup. Kimi savcılardan polislere, bürokratlardan gazetecilere adeta ‘parti içinde parti’ gibi hareket eden hizip. Karşıtlarının telefonlarını bile dinleyebildikleri, gerektiğinde yargı eliyle ya da medya araçlarıyla tasfiye edebildikleri herkesin bildiği sır.”

“Cumhurbaşkanı’na bile ‘eski dostları’ tarafından şikâyet edilen, gizli anayasalarını kimsenin bilmediği Pelikancılar’dan bahsediyordum” diyen Terkoğlu, Hilal Kaplan’ı ima ederek, “Pazartesi gecesi önce ‘YSK tüm oyların yeniden sayılmasına karar verdi’ diye ‘Pelikan gelini’ ortaya çıktı” diyor.

Terkoğlu’na göre “sanki devletin içinde devlet, devletin bir başka kanadıyla kavga ediyordu.”

“Sahi nedir bu ‘yeni paralel devlet’e İstanbul için silah çektiren?” diye soran yazar, işin perde arkasına ilişkin şunları anlatıyor:

“Bu grubun merkezindeki Sabah Grubu’nun patronunu bilmeyen kaldı mı? 17-25 Aralık operasyonlarından sonra Sabah-ATV, Kalyon İnşaat’ın oldu. Grubun içinde olduğu Zirve Holding’in satıştan kısa süre önce, 23 Ağustos 2013’te, İstanbul Ticaret Odası’na kaydettirildiği ortaya çıkınca kafalar karıştı. Sanki şirket gazete almıyordu da gazete kendisini alacak şirketi seçiyordu! Peki Kalyon İnşaat’ın İstanbul’daki işlerine bakan oldu mu? Belki de sır oradadır! Mecidiyeköy-Mahmutbey metro hattını onlar yapıyor. Hasköy’deki tünel işini de. Asya bölgesi içme suyu projesinde de varlar. Başakşehir Stadyumu’nun inşasında da. Ataköy Atık Su Arıtma Tesisi de Kalyon’a verildi. Meşhur Tavukçu Deresi ıslahı da. Taksim Meydanı Projesi’ni mi hatırlatayım? Terkos-İkitelli İçme Suyu Hattı’nı mı? Beykoz Dereseki’de yeşil alan talanıyla inşa edilecek 553 villa projesini yapacak şirketin Kalyon iştiraki olduğunu biliyor musunuz? Çağlayan Meydanı’ndaki otopark ihalesi bile Kalyon’da. Fikirtepe’nin yol altyapı işleri ihalesi de onların. Yaptıkları ev inşaatları bir yana, İstanbul’da doğal olarak belediye ile çalıştıkları, 3. havalimanı gibi merkezi hükümetin dağıttığı onlarca ihale var. Belediyenin kafelerinden çalışma alanlarına kadar sattıkları binlerce gazeteden, aldıkları ‘6 milyonluk reklamlardan bahsetmiyorum bile. Haliyle Kalyon için İstanbul milyon değil milyarlarca kazanç demek. Küçük bir ülkeye yetecek kadar rant demek. Sahi Sabah-ATV bu paralarla alınmadı mı? Bütün motivasyon kaynakları, ellerinde tuttukları bu ekonominin yönetiminde inisiyatifi kaybetmek olmasın?”