Kitlelerin hoşnutsuzluğu ve kitle hareketinin gelişmesi, komünist çalışma için büyük devrimci olanaklar açığa çıkarmıştır, çıkarmaya devam ediyor. Ama komünist hareketin, bu olanakları hakkıyla değerlendirme de yetersiz kaldığı da bir gerçektir.Yetersizliği gidermek ve öncülük görevlerini başarmada atılım yapmak isteğinin yüksekliğinin bu durumla çelişkisinin yarattığı bir canlılığı öncü yaşamaktadır.Öncü çalışmasının her alanı ve kolu, biribirini tamamlayan bütünün bir parçasını oluşturduğuna göre, öncünün başarısı her alannın ve her kolun başarısından geçer. Başarı devrimci çalışmanın ödülü ve daha büyük başarıları motive eden etkenlerden biridir. Her dönemde, dönemin özgüllüğüne göre öne çıkan alanlardaki görevlerde yansıyan göstergeler vardir.Farkli özellikte görevlerin varlığı, çalışmada işbolümü ve uzmanlaşmaya dayalı bir örgütlenmenin varlığını gerektirir. Demek ki devrimci çalışmanın başarıyla yürütülmesi, farklı görevlere karşılık gelen örgütlenmelerin varlığını ilk veri olarak almayı gerektiriyor. Bu olmadan sistemli, kalıcı ve verimli bir çalışmanın varlığından söz edemeyiz. İlk ve zorunlu koşul, çeşitli görevlere denk gelen görevlendirmeler ve örgütlenmelerdir. Her örgütlenme bir ihtiyaçtan kaynaklandığına göre, devrimin ve devrimci çalışmanın somut ihtiyaçlarını karşılayacak oluşumlara gidilir. Ve her bir çalışma bu oluşumlara dayanmalıdır. Devrimci öncünün, öncülük yeteneği çok çeşitli ve en önemli alanlarda oluşturulmuş olan bu örgütlenmelere dayanır.Bugün, devrimci öncünün en büyük handikapı; ortaya çıkmış, ayağına gelrniş devrimci güçleri örgütlemedeki basiretsizliğidir. Elindeki güçleri örgütlemeyen bir siyasal hareket, siyasal yığın hareketini örgütlemede atılıma geçemez. O halde ilk iş olarak, yakın çevreyi mutlak şekilde örgütlemeyi ve siyasal bakımdan aktif pozisyoniara gekmeyi başarmalıyız. Bu olmazsa olmaz koşuludur. Bugün daha küçük bir gücü ve çevreyi örgütlemede başarılı olunamazsa, devrimci yığın hareketinin ortaya sürdüğü veya süreceği binler ve onbinler asla kucaklanamaz. Devrimci öncü, gücünü örgütlenmesinden alır. Çevrede ve çeperde yer alan en yeni bir ilişki dahi örgütsüz kalmamalıdır. Devrimci çalışmada herkese yetecek kadar iş vardır. Hele “insan yokluğundan” bu kadar yakınıldığı ve şiddetle ihtiyaç hissedildiği bir dönemde duraksamaksızın yeni güçleri mücadeleye sürmek gerekir. Dahası bu güçlerle devrimci öncüyü beslemek ve taze kan almak gerekir. Bu handikapı bu basiretsizliği kökünden söküp atmak ertelenemez bir görev olduğu gibi boynumuzun borcudur da. Pratik elle tutulur ve belirgin ilerlemeler göstermek zamanıdır.Her çalışma planı döneminde; propaganda ve ajitasyon araçları olan gazetelerin, bildilerin vb dağıtımında, satışında bir önceki döneme göre, açık bir artış gerçekleştirilmelidir. Gazeteler, bildiriler, özel sayılar işçi sınıfına ve emekçilere çoğalan sayıda ve düzenli gitmelidir. Çalışmanın en onemli göstergelerinden biri’ budur. Gazete ve bildirileri sürekli artırarak dağıtmak komünist öncünün siyasal alanını genişletmekle kalmayacak siyasal etkisini kalıcı ve köklü kılarak yonlendiricibir duruma gelmesini hazırlayacaktır. Kitleler neredeyse (fabrika atölye, semtler, geceler, yürüyüş ve mitingler, sendikalar ve dernekler, paneller, okullar, düğünler, kır toplantıları, kbyler, devlet daireleri, vb) gazeteler, bildiriler, özel sayılar düzenli olarak buralara tasmmalıdır. Bunları dağıtmak yalmzca birimlerle sınırlı bir çalışma olarak görülmemelidir. Yönü kitlelere donuk olan, kitlelerle ve kitle örgütleriyle ilişkisi olan ve kitle çalışması yapan bütün herkesin değişik düzeylerde de olsa omuzlaması gerekir. Çok kısa sürede bu alanda atılım yapmak hemen başarılmalıdır. Bunu sağlamak için gerekli olan tek sey sorumluluk duygusu ve siyasal duyarlılıktır. Bir mahellede 10 gazete satan biri, biraz daha çaba göstererek kolaylıkla bu sayıyı bir kaç kat artırabilir. Bu, fabrikalar, işyerleri, okullar vb. verler için de geçerlidir. Sendikalara, derneklere, gecelere, düğünlere, ilericilerin gittikleri kahvelere, vb. yerlere gazete götürüp satmak için 10 kişinin bir araya gelmesi gerekmiyor. iki kişi ya da bir kaç kişinin rahatlıkla bunları gerçekleştirmesinin önünde hiç bir engel yoktur. Bu önemli ve sürekli bir görev, bir devrimci iş olarak görülmez sorumluluğu taşınmalı ve hiç bir mazeretin arkasına sığınmamalıdır. Çünkü bunun tek mazereti ardçılığa düşmektir. Bu sorumluluk duygusu içinde hareket ederek kısa sürede gazetenin ulasacağı kitlenin onbinlerle ifade edileceğine inanmalıyız.Bir komünist devrimcinin her plan döneminde kaç yeni işçiyle, öğrenciyle, memurla, emekçi kadınla vb. ilişki kurduğu kaçının kapısını çaldığı, bir diğer gelişme göstergesidir. Çalışmasının ne kadar ne düzeyde yeni ilişkilerle, yeni alanlarla genişletildiği sorunu, yığın çalışmasının kilit sorunudur. Hep aynı ilişkilere hapsolmayan yeni yeni ilişkilerle safları genişleten, bunları çalışmalara çeken ve duraksamaksızın bunlar ışığında yeni örgütlenmelere giden kadrolar, örgütler çalışma gösteren niteliktedir. Kaç yeni fabrikayla, kaç okulla, semtle, kaç işyeriyle ilişki kurulduğu, bu alanlarda kaç yeni birim ve kolektif örgütlendiği sorusuna verilecek yanıtlar, komünist çalışmada başarının ölçüsü olacaktır! Komünist kitle çalışmasında, kaç yeni öncü öğenin kazanıldığı sorusu, bu çalışmanın niteliğini, derinliğini bize vermekle kalmayacak, devrimci öncünün her çünkü çalışmasıyla kendisini ne kadar yeniden ürettiğini de belgeleyecektir. Her örgütlenme girişimi aynı zamanda kadrolaşma çalışmasıdır. Kadrolar hazırlama ve oluşturma çalışması, yürütülen siyasal faaliyetin doğal ve kaçınılmaz bir öğesidir. Ve her siyasal çalışma kendi yapısına uygun kadrolar çıkarır. Militan, aktif, çoşkulu inisiyatifli, yaratıcı, tuttuğunu koparan, kendine, kitlelere ve öncüye güvenen, zorluklar tanımayan, siyasal bakımdan gelişkin ve duyarlı kadrolar, militan ve siyasal bakımdan canlı bir çalışma içinden çıkarlar. Örgütlenmenin her adımında, geleceğe yön verecek olan kadroların hazırlanmasına, eğitimine, yerli yerinde konumlandırılmasına en büyük dikkat ve özen gösterilmelidir. Komünist hareketin kitleler icinde oluşturduğu örgütler sayesinde, yığınların ve yığın hareketinin maddi bir gücü durumuna gelebileceğini ve ancak onun bu konumuyla pratik mucadelede etkili konumlar alacağı mutlak şekilde kavranmalıdır. Komünist hareketin gelecekteki konumuz hep bir adım sonraki çalışmasında saklıdır.Siyasal çalışmaların en çıplak görüntüsü yığın eylemlerinde elde edilir. Bu; grev, işgal, boykot, yürüyüş, miting, gecekondu direnişi veya farklı biçimde ortaya çıkarı bir eylem olabilir. Patlak veren bu yığın hareketleri içine girerek çok değişik biçim ve araçlarla onu alabildiğine daha ileri mevzilere, istemlere çekerek devrimci-militan bir dönüşüme-savaşımına sokmaktır. Hareket halindeki kitleler, devrimci çalışmanın ilgi odakları ve yoğunluk merkezleri olmak zorundadır. Ama daha da önemlisi komünist güçlerin, bağımsız olarak yığın eylemlerini örgütleme pratiğidir. Komünist öncü her çünkü siyasal çalışmasını, siyasal kitle mücadeleleri örgütleme hedefine bağlı olarak yürütürler. Bu açıdan kaç işçi ve yığın eylemi örgütlenmeye girişildiği, ne kadar işçi ve emekçiyi eylemlere çekebildiği, her dönem dönüp sorgulanmalıdır. Devrim kitlelerin eseri olacağına göre, kitlelerin eylemini örgütlemek ve bu eylemlerin en onunde sat tutmak öncünün başlıca görevidir. Komünist devrimci çalışma; propaganda, ajitasyon ve dar anlamda örgütlenme çalışmasından ibaret değildir. Bütün bunlar, geniş anlamda bir örgütlenme için, yani yığın eylemini örgütlemek için, yığınların devrimci saldırısını örgütlemek için gereklidir. O halde, her bir çalışma, devrimci yığın eylemini örgütleme ve kendiliğinden patlak veren yığın hareketine devrimci müdahale üzerine şekillenmeli ve oturmalıdır. Komünist hareket ile kitleler arasında aktarım kayısı görevi gören sınıf ve kitle örgütleri bulunmaktadır. Sendikalar ve diğer kitle örgütleri üzerinde sağlanacak etki, öncüye yığın hareketi üzerinde büyük bir inisiyatif alanı açacaktır. Sendikalar başta olmak üzere, sınıf ve kitle örgutleri ile olan bağlarının düzeyi, bunlar üzerindeki etkinin, buradaki örgütlenme çalışmalarının sağladığı ilerleme, öncünün çalışmalarının başlıca gelişme göstergelerinden birini oluşturduğu gibi, yığın hareketine önderlik yapmanın vazgeçilmez araçlarıdır. Komünist devrimciler bütün çalışmasında yığınlara dayanırlar. Komünist faaliyetin devamı ve sürekliliği için gerekli olan şey yığın desteğidir. Emekçi kitlelerin sağlayacağı destek, komünist öncünün kitlelerle kaynaşmasıyla ve kendini fonlara kabul ettirmesiyle orantılıdır. Kitlelerin desteğini örgütleyemeyen bir hareket, kitlelerin ve kitle hareketinin yöneticisi konumuna gelemez. Devrimci çalışmanın bugün için önem taşıyan göstergeleri bunlar olsa da bu çalışmayı besleyen, yön veren, organize eden ve vazgeçilmez önemdeki birimlerin kendi konumlarından bu hedefleri gerçekleştirecek bir çalışma programını temel almalarını ve çalışmalarını bu program hedeflerine uygun düzenlemelerini mutlak şekilde öngörmeliyiz. Her bir çalışma az ya da çok diğer biitun çalışmalarla karşılıklı etkileşim ve butunluk içerisindedir. Bir çalışmanın başarısı nasıl diğer çalışmaların başarsınıkoşulluyorsa, başarısız çalışmalar da diğer çalışmaları olumsuz yönde etkileyecektir. Komünist hareketin her kadorosu ve her bir kolu kendi konumundan çalışanın başarısı için daha çok yoğunlaşmalı ve daha çok seferber olmalıdır.#HalkınBirliği