Alevi-Bektaşi Kültür ve
Cemevi Başkanlığı’na İçişleri Bakanı Soylu’nun danışmanı Ali Arif Özzeybek
atandı. Alevi kurumları temsilcileri, atanan kişiyi de başkanlığı da
tanımadıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde
kurulan “Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı” görevine,
İçişleri Bakan Danışmanı Ali Arif Özzeybek’i getirdi. Bu atama Alevi- Bektaşi
kurumlarının temsilcilerinin tepkilerini de beraberinde getirdi.
‘KOLTUĞA KİMİ OTURTURSA OTURTSUNLAR TANIMIYORUZ’
Ogün Akkaya’nın Gazete Duvar’da yer alan haberine göre, Alevi-Bektaşi Kültür ve
Cemevi Başkanlığı’na Özzeybek’in getirilmesini değerlendiren Pir Sultan Abdal
Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, kararın sürpriz olmadığını söyledi.
Kararname ve torba yasanın yok hükmünde olduğunu, kararı tanımadıklarını
belirten Erçe, “Ali Arif Özzeybek’in başkanlığını da tanımıyoruz. Koltuğa kimi
oturtursalar oturtsunlar tanımıyoruz. Hem kararnameyi hem de torba yasayı,
Anayasa Mahkemesi’ne götürdük” dedi.
‘ONLARIN AKLI ALEVİLİĞİ TARİF ETMEYE YETMEZ’
Cemevlerinin ibadethane sayılmadığını, Alevilikten inanç olarak
bahsedilmediğini ve Alevilerin Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlanmasının bir
inancı inkar etmek anlamına geldiğini söyleyen Erçe, bu durumun Alevileri birer
kültürel topluluk olarak görme anlamına geldiği belirtti, “Bizim açımızdan
geçerliliği yok. Onların asıl amacı Aleviliği ortadan kaldırmak. Aleviliği bir
torbanın içerisine sokmak istiyorlar. Aleviliği kendi amaçları doğrultusunda
tarif etmeye çalışıyorlar” dedi.
Hükümetin tarifine de tanımına da uymayacaklarını belirten Erçe şunları
kaydetti: “Alevilik koca bir deryadır. Onların bir iki damlasıyla da kirlenecek
bir inanç değildir. Onların aklı Aleviliği tarif etmeye yetmez. Kendisi
İçişleri Bakanı danışmanı iken Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden Alevi
gençlerini asimile etmek için projeler gerçekleştirdi. Tümüyle bu inanca ihanet
eden bir kişiden bahsediyoruz.”
‘KURULAN BAŞKANLIĞI KABUL ETMİYORUZ’
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Mustafa Aslan ise Alevi-Bektaşi Kültür
ve Cemevi Başkanlığı’na ve yapılan görevlendirmeye dair, “Biz ne kararnameyi ne
de torba yasayı tanımıyoruz. Eşit yurttaşlık ve ibadethane talebimizi kabul
etmeyen bir yasayı, kararnameyi ve kurulan başkanlığı kabul etmiyoruz” dedi.
Kurulan başkanlığı ve atanan başkanı muhatap almayacaklarını söyleyen Aslan,
“İbadethanemizi kabul etmeyen bir anlayışın dairesini de kabul etmeyeceğiz”
diye konuştu
‘KURUMLARI VE HEYETİ MUHATAP ALMAYACAĞIZ’
Ali Arif Özzeybek, Cemevlerine elektrik ve suyun ücretsiz olması, Alevi-Bektaşi
Kültür ve Cemevi Başkanlığı kurulması gibi düzenlemeler öncesinde yaklaşık 6-7
aylık sürede bazı Cemevleri ve Alevi köylerinin muhtarlarını ziyaret ederek
görüşmeler yapmıştı. Bu çalışmaları da değerlendiren Aslan sözlerini şu şekilde
tamamladı:
“İçişleri Bakanı danışmanı sıfatıyla, vali ve kaymakamlar aracılığıyla
Cemevlerini gezdiler. Alevilerin taleplerini arkadaşlarımız tekrar söylediler.
Cemevlerinin ibadethane talebimizin olmazsa olmaz olduğunu söylediler. Ama
bütün bu süreç Alevilerin tek sorunu elektrik, su, bakım, onarım ve tadilat
gibi bir algı ile karşı karşıya kaldık. Bireyin şahsına dair söyleyecek bir
şeyimiz yok. Bizim hükümetin dairesine karşı tavrımız çok net. Tanımıyoruz.
Halen gerçek taleplerimizi görmek ve çözmek yerine görmezden gelmeye devam
ediyorlar. Aleviliği sınırlandırma ve kontrol altına alma girişimi. Aleviler bu
ülkenin güvenlik sorunu değil, Alevilerin bu ülkede güvenlik sorunu var.
Kurumları ve heyeti muhatap almayacağız.”
‘ÖZZEYBEK SÜRPRİZ DEĞİL’
İçişleri Bakan Danışmanı Ali Arif Özzeybek’in Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi
Başkanlığı görevine getirilmesinin sürpriz olmadığını söyleyen DEVA Partisi
Genel Başkan Yardımcısı ve Cem Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Cem Avşar,
Alevilerin beklentisinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının
uygulanması yönünde olduğunu belirtti. Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi
Başkanlığı’nın Cemevlerine ibadethane statüsü verilmesi talebine cevap verecek
bir girişim olmadığını söyleyen Avşar, bu başkanlığın Alevilerin kamu
kurumlarında uğradığı ayrımcılığa da cevap verecek nitelikte bir girişim
olmadığını söyledi.
‘KURUM VATANDAŞ NEZDİNDE ALEVİ YURTTAŞLARIN BEKLENTİSİNİ KARŞILAYACAK BİR KURUM
DEĞİL’
Alevilerin asıl talebinin Anayasa çerçevesinde eşit yurttaşlık hakkı olduğunu
belirten Avşar, başkanlık tarafından atılacak adımların bazılarının ise
Alevilerin yaşadığı sorunlara kısmi cevap verdiğini söyledi ve şunları
kaydetti:
“Alevilerin kendi dede, babalarını yetiştirmekle alakalı durumuna kısmi cevap
veriyor. Alevi kurumlarına bütçe verilmesi de sadece Kültür ve Turizm Bakanlığı
üzerinden sadece lojistik talepleri karşılayacak bir cevap veriyor. Vatandaş
nezdinde de bu kurum, Alevi yurttaşların beklentisini karşılayacak durumda
değil. Bu kurum lojistik taleplere karşılık verebilir. Kapı, baca, duvar boyası
gibi Cemevlerinin eksiklerini bu başkanlık karşılar. Dedelerin ve babaların
istihdamıyla alakalı de süreç başlayacağını söylüyor bu başkanlık. Bunun
sistemi nasıl olacak önümüzde günlerde göreceğiz.”
‘BİR İNANCI BAKANLIK ALTINA SIĞDIRAMAZSINIZ’
Alevilerin sadece Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nca temsil
edilemeyeceğinin altını çizen Avşar, “Bu kurum Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan
Alevileri temsil ediyor diye bir iddia varsa, bu iddiayı hiçbir yere
dayandıramazlar” dedi. Hiçbir inancın kamusal bir kurum tarafından temsil
edilemeyeceğini söyleyen Avşar şunları söyledi:
“Önümüzdeki süreçte de temel haklar noktasında hakkı hakka teslim etme
noktasında önümüzü açacak bir girişim olarak görüyoruz. Diyorlarsa bu kurum
Cemevlerinin eksiklerini, taleplerini, dedelerin istihdamını sağlayacak bir
girişim ise ki biz öyle okuyoruz. Bir inancı bir bakanlık altına
sığdıramazsınız. Topluma hakarettir. Alevileri artık bu kurum temsil ediyor
gibi bir yaklaşım içerisindeler ise yanlış düşüncedeler. Hiçbir inancı kamusal
bir kurum temsil edemez. Temsiliyet arama hedefleri varsa beyhude bir çaba
olarak görürüm.